KOKULU ÇİÇEKLER
Tropikal denizlerde dolaşan gemiciler daha
ufukta hiçbir kara parçası gö'zül meden kıyılara doğru gittikçe
yaklaşmakta olduklarını farkeder, âdeta toprc ğın kokusunu
alırlar. Gerçekten de bu, çiçeklerin, taze otların havasını taş
yan karalardan denizlere doğru esen sıcak meltem rüzgârıdır.
Tropikal ülkelerin kıyı dağlarının yamaçlarında yetişen binlerce
kokulu bi kinin hoş havasını getiren bu rüzgârlar, denizciler
için karaların müjdeci: sayılır. Şimdi deniz havasını bile
etkileyen bu bitkilerden bazılarını görelin
KOKU NEREDEN GELİYOR?
Önceleri bitkilerdeki kokunun güneş ışığından
ve s'ıcaktan ileri geldiği sanılıyordu Ama bu konuda yapılan
etraflı incelemeler bize kokunun kimyasal bir olay sonuç meydana
geldiğini göstermektedir. Koku, bitkinin hücrelerindeki bazı
maddeleri kimyasal dönüşümlere uğraması sonucu açığa
çıkmaktadır.Bu kimyasal olaylarda «Terpen» adı verilen oldukça
karışık bir kimyasal bileşil ler ailesi meydana gelmektedir. (Terpenler,
karbon ve hidrojen'den ortaya çıka özel bazı organik
bileşiklerdir.) Terpenler bugün «Parfüm» adıyla andığımız k
kuların yapımında kullanılmaktadır. Terpen suyun içinde çözelmez,
ama üzerine yüzer. Bu bakımdan yağa benzer. Terpenlere ticarette
«Esans» adı verilir. «Esans Yağlar» adı da buradan gelir. Bunlar
alkolün içinde çözelirler. Bitkilerdeki kokunun yani parfümün
ana maddesi olan terpen'ler genellikle çiçeklerin taç
yapraklarında oluşurlar. Çiçeğin açma zamanı gelince taç
yaprağındaki ba hücrelerde kimyasal değişiklikler olur.
Hücrelerdeki bileşiklerin bazıları ayrışan yenileri meydana
gelir. İşte bu yeni maddeler bellibaşlı iki tiptir: Bir kısmı ti
yapraklarının yeşil rengini gidererek ona kendi has renklerini
verir, öteki maddel ise uçucu yani havada buharlaşan bileşikler
meydana getirirler. İşte terpen adı verdiğimiz bu maddelerin
havaya dağılışıyla çiçeklerin o güzel kokularını duyarı Buna
rağmen kokulu bitkilerin neden terpenli yani kokulu maddeler
meydana g tirdikleri kesinlikle bilinmemektedir. Kimyasal
etkenlere ve çürüme olayına kar direnimli olan koku maddeleri
bitkiyi aynı zamanda asalaklara karşı da kon Ayrıca bu koku,
böceklerin çiçeğe yaklaşmasına, onların çiçek tozlarını alıp
götüı trek döllemeye yardımcı olmalarını sağlar. Bitkilerin
kokulu maddeler yapmasın sebepleri yalnız bunlar mıdır, işte
bunu kesinlikle bilemiyoruz.
PARFÜM ELDE ETMEK İÇİN
YETİŞTİRİLEN BELLİBAŞLI BİTKİLER
Parfümlü bitki denince, kokusu hoş
esanslı yağları kapsayan yaban veya ki tür bitkileri akla gelir.
Bazı ülkelerde bitkisel parfüm endüstrisi çok gelişmişti Fransa,
Türkiye ve Bulgaristan bu ülkelerin başında gelir. Gülyağı
sanayi özellik Türkiye ve Bulgaristan'da çok ileridir. Bu arada
İtalya da parfümlü bitkiler üre minde önemli bir yer tutar.
|
Parfüm endüstrisinde güllerden başka yasemin,
lavanta, kekik, biberiye, turunç, menekşe, bergamot,
akasya, mersin, dikenli çöğen, limon, nane gibi
bitkilerden geniş ölçüde yararlanılır. Yeteri kadar
esanslı yağ elde edebilmek için şüphesiz çok miktarda
bitkiye ihtiyaç vardır. Bir kilo gül- yağı çıkarabilmek
için 2000, hattâ 5000 kilo kadar taç yaprağı toplamak
gerektiğini buna örnek olarak gösterebiliriz.
EVİMİZDEKİ «CANLI» PARFÜMLER
Kokulu bitkilerden birçoğunu bahçemizde veya
balkonumuzdaki bir saksıda yetiştirebiliriz. Bunların
çiçek ve yapraklarının kokusu bütün etrafı sarar.
Doğrudan doğruya bitki yani «canlı» parfüm olarak
yetiştirilen bu bitkiler arasında en kolay
bakılabilecek cinsten olanları lavanta çiçeği, kekik ve
nane'dir. Kokulu bitkiler bol güneş isterler. Eğer
bitkiyi saksıda büyütüyorsak saksının
yere değmemesine dikkat etmeliyiz. Çünkü dışarı
saksı içinde yetiştirilen lavanta çiçeği,
sızmayıp saksının içinde biriken su köklere zarar verir.
Bunun için saksı iki .tahta parçası üzerine oturtulur.
Böylece suyun fazlası toprağı ıslattıktan sonra dışarı
akar gider. Yaprak veya çiçekleri toplamadan önce
bitkiyi gölge bir yere götürmek gerekir. Böylece yaprak
ve çiçeklerdeki kokunun uzun süre kalması sağlanmış
olur.
|
|
|